I.Ders

Konu: I.Ders Salı Şub. 08, 2011 10:06 am

Evden çıkıp telaşla okula gelmişti. Okuldan içeri girdiğinde kavga etttiği güvenlikçilere kabaca bir selam verdikten sonra okul'un içinde "İspanyolca Sınıfı" denilen sınıfı aramaya başladı. Görevlilere sora sora bulduktan sonra sınıfa girdiğinde ilk iş olarak sınıfı beklediğinden çok iyi durumda çıkmıştı. Nede olsa bu Küba'daki ya da Volgograd'daki o yerlerden birinde değildi. Burası Amerikaydı...

Sonra ise sınıfta ders zilinin kendi dersi için çalmasını beklemeye ve sınıfta kendisini ilgilendiren eksik var mı ? ona bakmaya başladı. Hiçbir eksik yoktu, herşey tamdı. Ders zilli İspanyolca için çaldığında heyecanlandı. Ve "New York Times" adlı gazeteyi okumaya başlamıştı. Öğrenciler şaşkınlıkla Reznov'a bakıyordu. Geçen gün Güvenlik görevlileriyle kavga eden ve hatta müdürden azar işiten adamın burada ne işi olduğunu düşünüyordu. Herkes yerine oturduğunda Reznov gazetesini masasına bırakarak ayağa kalkar ve ciddi bir ses tonuyla "Ben, Reznov Sergeant yeni İspanyolca ve Rusça öğretmeninizim, Bazı adımın karıştığı kötü olaylar adına sizlerden çok özür dilediğimi belirtmek isterim. Herneyse...Derste belirtmek isterim ki söz almadan konuşan olursa diğer öğretmenlerinizin aksine ben pek merhametli olmuyacağım..." dedi. sonrada Temel İspanyolca'ya başlamadan önce etrafına bakındı ve bazı öğrencilerin ilgisiz olduğunu farketti. "Sorusu olan var mı aranızda ?" dedi. Daha kısık bir ses tonuyla

Konu: Geri: I.Ders Salı Şub. 08, 2011 11:04 am

"İspanyolcadan nefret ediyorum. Ne bileyim, çok... Karmaşık."
Yanımda dolanan kızlara yakınırken İspanyolca Sınıfı'nın önüne geldiğimi fark etmemiştim. Süzülerek sınıfa girdim ve sıralardan birine oturdum. Yanıma birkaç kız oturmaya yeltendi ama, elimi havaya kaldırıp, "Sadece bir kişi!" dediğimde, birkaç tanesi uzaklaştı. Aralarından bir tanesi yanıma oturdu.
Öğretmen masasında oturan adama bakınca zihnim açılıverdi. "Ay, lanet olsun."
Başımın belaya girdiği öğretmendi bu. Ama artık umursamıyordu.
"Ben, Reznov Sergeant yeni İspanyolca ve Rusça öğretmeninizim, Bazı adımın karıştığı kötü olaylar adına sizlerden çok özür dilediğimi belirtmek isterim. Herneyse...Derste belirtmek isterim ki söz almadan konuşan olursa diğer öğretmenlerinizin aksine ben pek merhametli olmuyacağım..."
Sonra bir süre durdu ve,
"Sorusu olan var mı aranızda?" diye sordu.
Aklıma bir muziplik geldi ve sırıtarak, "ya ne gavaryu pa-ispanski," dedim. Rusça olarak, 'Ben İspanyolca konuşamıyorum,' demiştim. İspanyolca dersinde Rusça konuşmak komik oluyordu. Sınıf kıkırdamaya başladı. Tırnaklarımdaki -fosforlu pembe- ojeleri rahat bir tavırla incelerken, göz ucuyla Sergeant'a baktım. Kızmışa benzemiyordu. Ne cevap verecek diye beklerken, sakin bir tavırla konuşmaya başladı...

Konu: Geri: I.Ders Salı Şub. 08, 2011 11:36 am

Aklıma bir muziplik geldi ve sırıtarak, "ya ne gavaryu pa-ispanski," dedim.
Rusça olarak, 'Ben İspanyolca konuşamıyorum,' demiştim. İspanyolca
dersinde Rusça konuşmak komik oluyordu. Sınıf kıkırdamaya başladı.
Tırnaklarımdaki -fosforlu pembe- ojeleri rahat bir tavırla incelerken,
göz ucuyla Sergeant'a baktım. Kızmışa benzemiyordu.

Reznov gerçektende sinirlenmişti. Anadilinin bir Amerikalı tarafından aşağılanması onu çok sinirlendirmişti, düşündü madem Belinda Reznov'un anadilini bu kadar iyi konuşabiliyordu Rusça aksanlı bir şekilde sesini yükselterek elbette bu odadan dışarıya çıkmayacak bir ses tonuyla;

Soiuz nerushimyj respublik svobodnykh
Splotila naveki velikaia rus.
Da zdravstvuet sozdannyj volej narodov
Edinyj, moguchij sovetskij soiuz!

Slavsia, otechestvo nashe svobodnoe,
Druzhby narodov nadiozhnyj oplot!
Partiia lenina - sila narodnaia
Nas k torzhestvu kommunizma vediot!

Skvoz grozy siialo nam solntse svobody,
İlenin velikij nam put ozaril,
Na pravoe delo on podnial narody,
Na trud i na podvigi nas vdokhnovil.

Slavsia, otechestvo nashe svobodnoe,
Druzhby narodov nadiozhnyj oplot!
Partiia lenina - sila narodnaia
Nas k torzhestvu kommunizma vediot!

V pobede bessmertnykh idej kommunizma
My vidim griadushchee nashej strany
İ krasnomu znameni slavnoj otchizny
My budem vsegda bezzavetno verny!

Slavsia, otechestvo nashe svobodnoe,
Druzhby narodov nadiozhnyj oplot!
Partiia lenina - sila narodnaia
Nas k torzhestvu kommunizma vediot!

diyerek Sovyet marşını aksanlı bir şekilde söylemiş oldu. Sözünü bitirdikten sonra öğrencilere baktı. Çoğu hatta hepsi dediklerimden hiçbirşey anlamamıştı. Bu marşı küçükken ezberlerken çektiği zorlukları hatırlamıştı, dışardan belli etmese bile tüyleri diken diken olmuştu. "Bayan Volterras bunu aksanlı ve benim dediğim şekilde söylemeseniz, derste arkadaşlarınızın dikkatini dağıtığınız gerekçesiyle Davranış notunuzdan düşürülecektir." dedi ciddi bir edayla söylemişti.

Konu: Geri: I.Ders Salı Şub. 08, 2011 12:07 pm

"Bayan Volterras bunu aksanlı ve benim dediğim şekilde söylemeseniz, derste arkadaşlarınızın dikkatini dağıtığınız gerekçesiyle Davranış notunuzdan düşürülecektir."
İlk başta biraz şaşırdım, sonra yeniden umursamadım. Elimle, 'salla' dercesine bir hareket yapıp, "Düşürün!" dedim. Hatta neredeyse tezahürat yapmaya başlayacaktım ki, ciddi bir tavırla, önündeki deftere birşeyler yazdı. Çok da umrumdaydı. Bu gururlu Rusumuz ile uğraşacak değildim.
Derse başlandığında dinlemiyordum. Defterime birşeyler karalıyor, etraftakilerle ilgileniyordum. Notumu istediği kadar düşürebilirdi. Ben hala işin eğlencesiydeydim ve bundan vazgeçmeyecektim.

Konu: Geri: I.Ders Perş. Mart 17, 2011 10:43 pm

Tam bir baş belasıydı şu kızlar!
Tanrım, niye bu kadar acizdiler? Her zaman ki gibi derse geç kalmamı
sağlamışlardı ki, okula geri dönüşümün ilk gününde geç kalmakta tam bana
göre bir işti. Şu Belinda Lauren kavgasından sonra okuldan
uzaklaştırılmıştım. 5 gün, çok keyifli geçmişti.
Her gün partiden, partiye.
Müdüre
den geç kağıdı alıp ispanyolca sınıfının önünde belirdim. Kapıyı hiç
çalmadan açtım ve yaşlı Reznov ile karşı karşıya geldim. Gözlerini bana
dikmiş sinirle bakıyordu bense omuz silktim.
''Oh, estas mujeres son los seres humanos no ejercen.''
dedim mükemmel italyan aksanımla. Sınıftaki bütün kızlar iç çekerken
ben içeriye girmiş, geç kağıdımı masaya bırakıp en arkada ki boş sıraya
kurulmuştum.

Konu: Geri: I.Ders Cuma Mart 18, 2011 5:11 pm

Bu okuldaki birçok çocuğun bahasettiği Nathaniel Archibald olmalıydı. Çocuğu gözlemledim. Çocuğun her tarafından adeta ego akıyordu, ama önemli değildi. Kişiliği beni pek bağlamıyordu. En azından şimdi geçmişte olsa Nate'i düzeltmek için çok şey yapardım ama şimdilerde pek insanları önemsememeye çalışıyordum. Aksi bir tavırla "Nathaniel Archibald yerine geç hemen." dedi Nate havalı tavırlarla ve söylediği bir avrupa diliyle bir iki havalı şey daha söylerek yerine geçti. Ve ders'e ispanyolcanın hangi ülkelerde anadil olduğunun ve ispanyolcanın Dünya genelindeki öneminden bahasetmeye başladım...

Konu: Geri: I.Ders Cuma Mart 18, 2011 6:00 pm

Nate içeri girince gözlerim parladı. Diğer kızların baktığı gibi ağzımın suyu akarak bakmamak için kendimi tuttum. Cidden çok yakışıklıydı.
''Oh, estas mujeres son los seres humanos no ejercen.''
Aksanı da harikaydı.
"Nathaniel Archibald yerine geç hemen."
Aksi şey! Ters cevap vermesine kızmıştım. Daha güleryüzlü bir eğitim iyi değil miydi? Yani, öğrenciler böyle öğretmenler yüzünden dersten soğuyabilirdi.
Sergeant'ın bana kızmasında bir problem yoktu. Fikrimi açıkça söyledim.
"Bay Sergeant, bugün biriyle tartıştınız mı?"
Kaşlarını çattı. Şaşırmıştı.
"Ya da... ne bileyim, birşeye mi sinirlendiniz? Ters davranıyorsunuz da. Bence daha dikkatli davranın. En azından öğrencilere karşı."
Sinir katsayısını zorluyordum.

Konu: Geri: I.Ders Cuma Mart 18, 2011 6:09 pm

Reznov'un söylediklerine gram bile aldırmamıştım. Sonra Belinda'yı farkettim. Her zaman ki gibi muhteşem görünüyordu. O an da içimde bir şeyler kıpraştı, kalbim deli gibi atmaya başladı.
Bu normal miydi? Normal bir insan için normal olabilirdi ama benim için? Hayır normal değildi.
Belinda'nın konuştuğunu duyar gibi oldum. Ama söylediklerinden çok büyüleyici sesine dikkat ediyordum.
Enfes.
Gözlerimi onun üzerinden çekmeye çalıştım. Huysuz Reznov'a döndüğümde aklıma oldukca ironik bir şey gelmişti.
''Bay Sergeant, ispalyonca dersinde neden ingilizce konuştuğunuzu sorabilir miyim?'' dedim ve sırıttım.
Bunun üzerine bakışları bana dönmüştü.

Konu: Geri: I.Ders Cuma Mart 18, 2011 6:16 pm

''Bay Sergeant, ispalyonca dersinde neden ingilizce konuştuğunuzu sorabilir miyim?''

Nate'i gençliğime bir an olsun benzettim. Benden o kadar ego fışkırmasa bile asi bir tipti gençliğimde bende öyleydim. Belinda'nın sözleri aniden aklımda bu sırada bir şimşek gibi çaktı. Belinda'ya dönüp "Haklısın belinda sanırım...biraz daha kibar olmalıyım. en azıdan Dersi dinlemek isteyen öğrencilerime karşı ancak; 15 yıl sonra birgün öğretmen olursan beni anlayabilirsin." dedim nazik bir rus beyefendisinin kullandığı bir ses tonunda Nate'e dönüp "Çünkü; her tarafından ego ve baba parası fışkıran bir beyinsiz şu an dersimi bölüyor..." dedim ukala bir tavırla ve bu dediğimde doğruluk payı olduğunuda düşünüyordum...

Konu: Geri: I.Ders Cuma Mart 18, 2011 6:40 pm

"Çünkü; her tarafından ego ve baba parası fışkıran bir beyinsiz şu an dersimi bölüyor..."

Tek kaşımı kaldırmış Reznov'a bakıyordum. Adam gerçekten kendini çok büyük bir şey sanıyordu ve böyleleri her zaman kendilerini diğer öğretmenlerden üstün göstermeye çalışırlardı.
Peki bu Nate Archibald'a söker miydi? Tabii ki de hayır. Elime bir kalem aldım ve kalemi elimde tutarak kağıda bütün notlarımı yazmaya başladım. Bitirdiğim de herkes ne yazdığıma bakmaya çalışıyordu. Kağıdı kaldırıp Reznov'a gösterince onun yüzünde ki ifade de değişmişti. Benim bütün notlarım A+'ydı. Ve hiçbir şekilde ''beyinsiz'' değildim.

''Babamın parası olması beni beyinsiz yapıyorsa, cidden size acıyorum. O kadar okul bitirmişsiniz ama hala sabit fikirlisiniz. Hayatta bol şanslar'' dedim.

Konu: Geri: I.Ders Cuma Mart 18, 2011 7:29 pm

Bir dakika. 'Her tarafından ego ve baba parası fışkıran bir beyinsiz' mi? Nutkum tutuldu. Fazla ileri gitmişti ama. Nate'e böyle birşeyi söyleme cesaretini gösterdiğine göre, henüz buralar hakkında pek bilgi sahibi değildi. Bizim sadece parayla istediğini yapabilen beyinsiz züppeler olduğumuzu mu düşünüyordu?!
Benim notlarım A+, A-, B+'ydı hep. Ve bunları parayla satın almamıştım. Kan beynime sıçradı.
"Bay Sergeant! Haddinizi aşıyorsunuz. Konuştuğunuz şeylere dikkat edin. Özellikle de bilmeden konuştuğunuzda!"
Öğrencileri üstüne gelince ne yapacağını şaşırmışa benziyordu. Haklı olduğum konularda çekinmeden konuşurdum.